Eski ABD Başkanı Donald Trump, CBS News ve "60 Minutes" programına sert tepki gösterdi. Trump, programı kendisine karşı yalan haber yapmak ve itibarını zedelemekle suçladı. Sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada, programın "neredeyse her hafta Trump adını aşağılayıcı ve karalayıcı şekilde andığını" belirtti.
Trump'tan Ağır İthamlar ve Dava Resti
Trump, programda Rusya-Ukrayna savaşı ve Grönland hakkında iki yalan haber yapıldığını iddia etti. Bu iddialar üzerine programa ve kanala dava açmış olmaktan gurur duyduğunu vurguladı. Trump, "Onlar bir 'haber programı' değil, sadece 'haber' kılığına girmiş dürüst olmayan bir siyasi operasyon aracı, yaptıklarından ve yapmakta olduklarından sorumlu olmalılar. Lisanslarını kaybetmeliler!" şeklinde sert bir açıklama yaptı.
Trump, programın ve CBS'nin "daha önce hiç görülmemiş düzeyde kontrolden çıktığını" söyleyerek, "Bunun bedelini ağır şekilde ödemeliler." ifadelerini kullandı. Ayrıca, Federal İletişim Komisyonu'nun (FCC) programın "hukuksuz ve yasa dışı" davranışları nedeniyle en yüksek para cezasını uygulamasını umduğunu dile getirdi.
Geçmişte de Benzer İddialar ve Davalar Yaşanmıştı
Aralık 2024'te Trump, "60 Minutes" programında Demokrat rakibi Kamala Harris ile yapılan mülakatın yanıltıcı şekilde düzenlendiği suçlamasıyla CBS News televizyonuna 20 milyar dolarlık tazminat davası açmıştı. Dava dilekçesinde CBS'nin ana kaydındaki düzenlemenin, "rakibine yardımcı olmak ve halkı yanıltmak" için "kasıtlı" yapıldığı, bunun Trump'ı haksız yere dezavantajlı hale düşürdüğü savunulmuştu. CBS News'ün bağlı olduğu ana şirket Paramount Global ise, Trump'ın açtığı 20 milyar dolarlık tazminat davasındaki iddiaları reddetmişti.
Medya ve Siyaset İlişkisi Tartışmaları Alevleniyor
Trump'ın bu son açıklamaları, medya ve siyaset arasındaki gerilimi bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle seçim dönemlerinde bu tür suçlamaların artması, kamuoyunda medyanın tarafsızlığına dair tartışmaları da beraberinde getiriyor. Bu durum, seçmenlerin haber kaynaklarına olan güvenini sarsarken, yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon riskini de artırıyor.
Trump'ın CBS'e yönelik bu sert suçlamaları ve dava açma kararlılığı, önümüzdeki günlerde medya dünyasında ve siyasi arenada yankı uyandırmaya devam edecek gibi görünüyor. Bu gelişmeler, ABD'deki medya özgürlüğü ve siyasi etik tartışmalarını da yeniden alevlendirebilir.
