İstanbul'da gerçekleştirilen büyük yolsuzluk operasyonu kapsamında gözaltına alınan 38 şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmalar, İBB ve çeşitli belediyelerdeki yolsuzluk iddialarını kapsıyor. Operasyon, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve yolsuzlukla mücadele konusundaki beklentileri artırdı.

Yolsuzluk Soruşturmasının Detayları

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen dört ayrı yolsuzluk soruşturması, İBB'ye yönelik yolsuzluk iddiaları, Aziz İhsan Aktaş'ın elebaşı olduğu öne sürülen suç örgütü soruşturması, Büyükçekmece Belediyesi ile Beşiktaş Belediyesi Kültür ve Sosyal İşleri Müdürlüğüyle ilgili soruşturmaları kapsıyor. 31 Mayıs'ta düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda, eski CHP Milletvekili Aykut Erdoğdu, Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar ve Seyhan Belediye Başkanı Oya Tekin'in de aralarında bulunduğu toplam 33 şüpheli gözaltına alınmıştı.

Operasyon kapsamında haklarında gözaltı kararı verilen şüphelilerden daha sonra 5 zanlı daha yakalanmış, 3'ünün cezaevinde, 3'ünün ise yurt dışında olduğu belirlenmişti. Ekiplerin firari durumdaki zanlıları yakalamaya yönelik çalışmaları sürüyor.

• İBB Yolsuzluk İddiaları
• Aziz İhsan Aktaş Suç Örgütü
• Büyükçekmece Belediyesi Soruşturması
• Beşiktaş Belediyesi Soruşturması

Şüphelilerin Adliyeye Sevki

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Şubesindeki işlemleri tamamlanan şüpheliler, Bayrampaşa Devlet Hastanesinde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayına sevk edildi. Şüphelilerin adliyeye sevk edilmesiyle birlikte soruşturmanın yeni bir aşamaya geçtiği belirtiliyor. Adliyede yapılacak işlemlerin ardından şüphelilerin tutuklanıp tutuklanmayacağına karar verilecek.

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan isimler arasında belediye başkanları ve eski milletvekillerinin bulunması, operasyonun siyasi boyutunu da gündeme getiriyor. Kamuoyu, soruşturmanın şeffaf bir şekilde yürütülmesini ve sorumluların adalet önüne çıkarılmasını bekliyor.

İstanbul'da gerçekleştirilen bu büyük yolsuzluk operasyonu, Türkiye'deki yolsuzlukla mücadele çabalarının bir parçası olarak değerlendiriliyor. Soruşturmanın sonucunda elde edilecek bulgular, yolsuzlukla mücadele stratejilerinin geliştirilmesine katkı sağlayabilir. Yolsuzluk iddialarının aydınlatılması, kamuoyunun adalete olan güvenini artıracak ve benzer olayların önlenmesine yardımcı olacaktır.