Alman Kamu Kalkınma Bankası (KfW) tarafından yayınlanan son rapor, Avrupa Birliği (AB) pazarlarında Çin ve Almanya arasındaki rekabetin giderek arttığını gözler önüne seriyor. Rapora göre, Çinli üreticiler son 12 yılda Avrupa'da Alman ihracatçılarının pazar payını önemli ölçüde artırmış durumda. Bu durum, Almanya'nın AB pazarlarındaki hakimiyetini sarsarken, iki ülke arasındaki ekonomik rekabetin boyutunu da derinleştiriyor.

Çin'in Yükselişi, Almanya'nın Düşüşü

Raporda dikkat çekilen en önemli noktalardan biri, Almanya'nın AB üyesi ülkelerdeki ihracat payı düşerken, Çin'in aynı pazarda yükselişe geçmesi. Özellikle otomotiv, makine mühendisliği ve kimya sektörlerinde rekabetin yoğunlaştığı belirtiliyor. KfW'nin raporunda, "Her ne kadar Almanya bu ürün kategorilerinde diğer AB ülkelerinden yapılan ithalatta Çin'den daha yüksek bir paya sahip olsa da aradaki fark giderek azalıyor" ifadelerine yer veriliyor. Bu durum, Almanya'nın rekabet gücünün zayıfladığını ve Çin'in yükselişinin Alman ekonomisi için ciddi bir tehdit oluşturduğunu gösteriyor.

Somut verilere bakıldığında durum daha da netleşiyor:

• 2012-2024 döneminde Almanya'nın AB üyesi ülkelerde otomotiv imalatındaki ithalat değeri %33'ten %29'a düşerken, Çin'den yapılan ithalat %1'den %4'e çıktı.
• AB ülkelerinde makine mühendisliğinde Çinli tedarikçiler paylarını %7'den %10'a çıkarırken, Almanya'nın AB'ye ihracatı %22'den %18'e geriledi.
• Kimyasal ürünlerde ise Almanya'nın payı %22'den %18'e düşerken, Çin'in payı %2'den yaklaşık %6'ya yükseldi.

Ticaret Savaşları ve AB Pazarının Önemi

Raporda, ABD ve Çin arasındaki ticarete yönelik gerginliklerin iki ülke arasındaki AB pazarlarındaki ticari rekabeti daha da yoğunlaştıracağı belirtiliyor. Çin'in kendi fazla kapasitesini ihraç etmeye çalıştığı ve ABD'deki satış koşullarının kötüleşmesiyle Avrupa'nın Çin için daha da önemli bir odak noktası haline geldiği vurgulanıyor. Bu durum, AB pazarında rekabetin daha da kızışmasına ve Almanya'nın pazar payını korumasının zorlaşmasına neden olabilir.

Almanya Ne Yapmalı?

KfW Bank'ın Baş Ekonomisti Dirk Schumacher, Almanya'nın Çin ve diğer ülkelerin artan rekabet baskısına dayanabilmesi için şirketler için elverişli koşullar oluşturması ve ekonomiyi rekabetçi hale getirmesi gerektiğini belirtiyor. Bu, Ar-Ge yatırımlarının artırılması, bürokrasinin azaltılması, eğitim sisteminin iyileştirilmesi ve dijitalleşmeye önem verilmesi gibi bir dizi önlemi içeriyor.

Almanya'nın AB pazarlarındaki pazar payını kaybetmesi, sadece Alman ekonomisi için değil, tüm Avrupa ekonomisi için önemli sonuçlar doğurabilir. Almanya'nın bu rekabet karşısında nasıl bir strateji izleyeceği ve AB'nin bu duruma nasıl tepki vereceği merakla bekleniyor. Alman şirketlerinin rekabet gücünü artırmak için yapacağı yatırımlar ve hükümetin alacağı önlemler, bu mücadelenin seyrini belirleyecek.