AKP'li Başkan Yaptı, Bakanlık Yıktı! CHP'ye Geçince Neler Oldu?
Gündem

AKP'li Başkan Yaptı, Bakanlık Yıktı! CHP'ye Geçince Neler Oldu?


27 May 20255 dk okuma12 görüntülenmeSon güncelleme: 28 July 2025

Muğla'nın Dalaman ilçesinde yaşanan olay, siyaset ve bürokrasiyi karşı karşıya getirdi. AKP'li eski belediye başkanının görevdeyken yaptırdığı taş bina, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından "kaçak" olduğu gerekçesiyle yıkıldı. Ancak olayın zamanlaması dikkat çekiciydi: Karar, belediyenin CHP'ye geçmesinden kısa bir süre sonra alındı.

Olayın Kronolojisi

Dalaman'daki Kille Koyu'nda inşa edilen taş bina, AKP'li eski belediye başkanı döneminde yapıldı. Ancak yapının ruhsatı ve imar durumuyla ilgili çeşitli tartışmalar yaşandı. Bakanlık, bir süre sonra yapının kaçak olduğuna karar verdi ve yıkım kararı aldı. Yıkım kararının ardından, belediye başkanlığı seçimlerinde CHP'nin zafer kazanmasıyla süreç hızlandı ve bina yıkıldı.

Olayın ardından kamuoyunda çeşitli spekülasyonlar ortaya atıldı. Bazı kesimler, yıkım kararının siyasi bir "intikam" olduğunu iddia ederken, bazıları ise hukukun üstünlüğünün sağlandığını savundu.

Maliyet ve Tepkiler

Yıkılan binanın kamuya maliyetinin yaklaşık 10 milyon TL olduğu belirtiliyor. Bu durum, kamuoyunda büyük tepkilere yol açtı. Vatandaşlar, kamu kaynaklarının bu şekilde heba edilmesine sert tepki gösterdi.

  • Vatandaş A: "Bu nasıl bir israf? Milyonlarca lira çöpe gitti!"
  • Vatandaş B: "Siyasi çekişmeler yüzünden olan yine vatandaşa oluyor."

CHP'li belediye yetkilileri ise, yıkım kararının bakanlık tarafından alındığını ve belediyenin bu kararı uygulamakla yükümlü olduğunu açıkladı. Yetkililer, hukukun üstünlüğüne saygı duyduklarını ve kamu yararını gözetmek zorunda olduklarını vurguladı.

Sonuç

Dalaman'daki bu olay, Türkiye'de siyasetin ve bürokrasinin nasıl iç içe geçtiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Kaçak olduğu gerekçesiyle yıkılan bina, milyonlarca liralık kamu zararının yanı sıra, siyasi tartışmaları da beraberinde getirdi. Olayın yankıları sürmeye devam ederken, benzer durumların yaşanmaması için daha şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim anlayışının benimsenmesi gerektiği bir kez daha vurgulanıyor.