İstanbul Baro Başkanı Kaboğlu'nun Görevden Alınma Süreci

İstanbul Baro Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ve yönetim kurulu üyeleri hakkındaki görevden el çektirme davasında karar çıktı. İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, Kaboğlu ve ekibinin görevine son verilmesine hükmetti. Ancak tedbir kararı verilmediği için mevcut yönetim, karar kesinleşene kadar görevine devam edecek. Peki, bu kararın hukuki boyutu ne? Süreç nasıl ilerleyecek?

Kaboğlu, kararın Anayasa'ya ve avukatlık yasasına aykırı olduğunu vurgulayarak, "Gerekçeli karar açıklanınca İstinaf Mahkemesi'ne başvuracağız. Karar bozulmazsa AİHM'e kadar gideceğiz" dedi. Kararın avukatların savunma hakkını sekteye uğrattığını belirten Kaboğlu, "Bu süreç yurttaşların haklarına da zarar veriyor" ifadelerini kullandı.

Ekrem İmamoğlu'nun Tutuklanması ve Diploması

Kaboğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanma sürecini de değerlendirdi. İmamoğlu'nun diplomasının iptal edilmesini "yok hükmünde" olarak nitelendiren Kaboğlu, "35 yıl sonra bir diploma iptal edilemez. Bu, hukuk mantığına aykırı" dedi. İmamoğlu'nun tutuklanma usulünü eleştiren Kaboğlu, "Usul bilerek ihlal ediliyor. Bu, seçilmişlere yönelik bir darbe girişimidir" şeklinde konuştu.

• İmamoğlu'nun diploması neden iptal edildi?
• Gözaltı ve tutuklama süreci nasıl işledi?
• Anayasa'nın seçme ve seçilme hakkı ihlal ediliyor mu?

Türkiye'nin Hukuki ve Siyasi Gündemi

Kaboğlu, yaşanan gelişmeleri "baharı hızlandıracak bir karakış" olarak tanımladı. Türkiye Barolar Birliği'nin İstanbul Barosu'na yönelik davaya müdahil olduğunu belirten Kaboğlu, önümüzdeki dönemde ulusal çapta eylemler planladıklarını açıkladı. "Hukuk dışı uygulamalara sessiz kalmayacağız" diyen Kaboğlu, demokratik hakların korunması gerektiğinin altını çizdi.

Son olarak, İmamoğlu'nun tutukluluğunun siyasi etkilerine değinen Kaboğlu, "Hapishanede kalması, halkın desteğini artırabilir. Bu süreç, iktidarın hesap etmediği bir tepkiye yol açabilir" ifadelerini kullandı. Kaboğlu, polis şiddeti ve protestolar hakkında da "Yasalar herkes içindir. Şiddet kabul edilemez" mesajını verdi.