CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftçi, sosyal medya üzerinden yaptığı duyuru ile dikkatleri üzerine çekti. Çiftçi, demokrasiye inanan tüm vatandaşları yarın sabah 10.30'da Silivri Cezaevi önüne çağırdı. Bu çağrı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yargılandığı dava öncesinde yapıldı.

İmamoğlu Davası: Halkın İradesi mi Yargılanıyor?

Ekrem İmamoğlu, bir bilirkişi hakkında kullandığı ifadeler nedeniyle "yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs" suçlamasıyla hakim karşısına çıkacak. Bu durum, CHP tarafından büyük bir tepkiyle karşılanıyor. Gül Çiftçi, yaptığı açıklamada bu davanın sadece İmamoğlu'na değil, 16 milyon İstanbulluya ve demokrasiye karşı açılmış bir dava olduğunu vurguladı. Çiftçi'nin açıklamaları şu şekilde:

"Yarın Silivri’de halk iradesi yargılanacak. Hukuksuzca Silivri Cezaevi’nde tutulan İstanbul’un seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yarın yeniden hakim karşısına çıkıyor. Bu dava sadece Ekrem Başkanımıza değil, 16 milyon İstanbulluya, halkın iradesine ve demokrasiye karşı açılmış bir dava."

Çiftçi, bu davanın Saray'ın hukuk kisvesi altında halkı susturma girişimi olduğunu da iddia etti. Bu iddialar, siyasi arenada büyük yankı uyandırdı.

"Bir Kişi İçin Değil, Hepimiz İçin"

Gül Çiftçi, çağrısının sadece bir kişiyi desteklemekle sınırlı olmadığını, tüm Türkiye ve demokrasi için yapıldığını belirtti. Çiftçi, "Bir kişi için değil, hepimiz için, Türkiye için, demokrasi için oradayız!" ifadelerini kullandı. Ayrıca, İstanbul'u susturmaya çalışanların başarılı olamayacağını ve halkın iradesinin teslim alınamayacağını vurguladı.

• Demokrasiye inanan herkesi Silivri'ye çağırdı.
• Davanın halkın iradesine karşı olduğunu savundu.
• İstanbul'un susturulamayacağını belirtti.

Bu çağrı, CHP'nin ve İmamoğlu destekçilerinin davaya ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Yarın Silivri Cezaevi önünde yaşanacaklar merakla bekleniyor.

Gül Çiftçi'nin bu çağrısı, Türkiye'deki siyasi atmosferi daha da hareketlendirdi. İmamoğlu davasının nasıl sonuçlanacağı ve bu durumun ülke siyasetine etkileri önümüzdeki günlerde daha net görülecek. Ancak, bu dava şimdiden demokrasi, hukuk ve halk iradesi gibi kavramlar üzerinden geniş bir tartışma zemini oluşturmuş durumda.