Gazze'de uzun süredir devam eden çatışmaların ardından beklenen an geldi. Mısır'ın Şarm El-Şeyh kentinde düzenlenen tarihi zirvede, Gazze'de ateşkes anlaşması imzalandı. Zirveye Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Trump, Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve Katar Emiri El Sani'nin katılması dikkat çekti. Ancak, İsrail Başbakanı Netanyahu ve Hamas temsilcilerinin zirvede yer almaması merak konusu oldu.

Gazze'de Umut Işığı: Ateşkes Anlaşması

ABD Başkanı Donald Trump'ın 9 Ekim'de duyurduğu Gazze'de ateşkes planı, bölge ülkeleriyle Mısır'da düzenlenen zirveyle hayata geçti. Şarm El-Şeyh Barış Zirvesi, 35 ülke liderinin katılımıyla gerçekleşti. Zirvede, Gazze'deki ateşkesin korunması ve kalıcı barışın sağlanması amacıyla önemli adımlar atıldı.

• Zirveye katılan liderler, Gazze'de kalıcı barışın sağlanması için ortak bir niyet beyanı imzaladı.
• Taraflar, insani yardımların Gazze'ye kesintisiz bir şekilde ulaştırılması konusunda mutabık kaldı.
• Bölgedeki gerginliğin azaltılması için diplomatik çabaların sürdürülmesine karar verildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvede yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Gazze'ye yönelik insani yardımlarının devam edeceğini ve bölgede kalıcı barışın sağlanması için her türlü çabayı göstereceğini vurguladı. Erdoğan, "Gazze'de yaşanan insanlık dramına son vermek için tüm tarafların sorumluluk alması gerekiyor" dedi.

Netanyahu ve Hamas Neden Yoktu?

Zirveye İsrail Başbakanı Netanyahu ve Hamas temsilcilerinin katılmaması, çeşitli spekülasyonlara yol açtı. Bazı kaynaklar, Netanyahu'nun iç politikadaki sorunları nedeniyle zirveye katılmadığını iddia ederken, Hamas'ın ise ateşkes anlaşmasının şartlarından memnun olmadığı belirtiliyor.

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, zirvede yaptığı açıklamada, "Tüm tarafların barış sürecine dahil olması gerektiğini" vurgulayarak, Netanyahu ve Hamas'a çağrıda bulundu. Sisi, "Gazze'de kalıcı barışın sağlanması için herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor" dedi.

Zirvenin Ardından Gazze'de Neler Bekleniyor?

Şarm El-Şeyh Barış Zirvesi'nde imzalanan ateşkes anlaşması, Gazze'de yaşayan milyonlarca insan için umut ışığı oldu. Anlaşmanın hayata geçirilmesiyle birlikte, bölgede insani durumun iyileşmesi ve yeniden yapılanma çalışmalarının başlaması bekleniyor. Ancak, anlaşmanın kalıcı olup olmayacağı ve tüm tarafların taahhütlerine uyup uymayacağı belirsizliğini koruyor.

Gazze'de kalıcı barışın sağlanması için tüm tarafların samimi bir şekilde çaba göstermesi ve uluslararası toplumun desteği büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, bölgede yeniden çatışmaların yaşanması ve insanlık dramının devam etmesi kaçınılmaz olabilir.