Enflasyon Şoku! TÜİK Nisan Verileri Alarm Veriyor!
Gündem

Enflasyon Şoku! TÜİK Nisan Verileri Alarm Veriyor!


06 May 20255 dk okuma12 görüntülenmeSon güncelleme: 09 August 2025

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Nisan ayı enflasyon verileri, ekonomi gündemine bomba gibi düştü. Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) nisanda yüzde 3 artarken, yıllık bazda yüzde 37,86 olarak gerçekleşti. Bu durum, uygulanan ortodoks politikalara rağmen enflasyonun düşüş hızının yavaşladığına işaret ediyor.

Enflasyonda Beklenen Düşüş Neden Yaşanmıyor?

Merkez Bankası'nın aylık fiyat artışı ana eğilimini yüzde 1,5 civarına indirme hedefi bulunuyor. Ancak, aylık artışların yüzde 3 civarında seyretmesi, mevcut politikaların enflasyonu daha fazla düşürmekte yetersiz kalabileceği endişesini doğuruyor. Yüksek faiz oranları ve kemer sıkma politikaları kapsamında alınan tedbirler, enflasyonu 23 ay önceki seviyeye düşürmeye yetse de, daha hızlı bir düşüş trendi yakalanamaması dikkat çekiyor.

Nisan ayında enflasyonu yukarı taşıyan kalemler arasında konut, gıda ve ulaştırma öne çıkarken, yıllık bazda en yüksek artış yüzde 79,20 ile eğitimde görüldü. Eğitimi, yüzde 74,07 ile konut ve yüzde 41,99 ile sağlık grubu takip etti. Enflasyona yıllık bazda en yüksek katkıyı 9,98 puan ile konut grubu yaparken, bu grubu 9,21 puan ile gıda ve alkolsüz içecekler, 3,84 puan ile ulaştırma izledi. Aylık bazda ise en yüksek artış yüzde 6,50 ile giyim ve ayakkabı grubunda yaşandı.

Yüksek Faiz Politikası ve Üretim Üzerindeki Etkileri

Yüksek faiz oranları, 86 milyon vatandaşın sırtına yük bindirirken, iş dünyası TL referanslı ticari kredilere yüzde 62 faiz ile ulaşabiliyor. Bu oran, Merkez Bankası'nın politika faizinin 16 puan üzerinde bulunuyor. Yüksek faizler, üretimi baltalayarak yatırımların azalmasına ve emek yoğun sektörlerde işten çıkarmalara neden oluyor. İşletmeler, artan finansman maliyetlerini fiyatlarına yansıtmak zorunda kalırken, enflasyonla mücadelede istenilen sonuçlara ulaşmak zorlaşıyor.

Nisan ayında üretici fiyatlarında aylık artış yüzde 2,76, yıllık artış ise yüzde 22,50 olarak hesaplandı. Parasal sıkılaştırma esaslı program koşulları, ekonomide fren eğilimini giderek somutlaştırırken, vatandaşın ve sanayicinin sırtına ağır yük bindiriyor.

  • Yatırımlar azalıyor
  • Emek yoğun sektörlerde işten çıkarmalar yaşanıyor
  • Finansman maliyetleri artıyor

Enflasyonla Mücadelede Yeni Stratejilere İhtiyaç Var mı?

TÜİK'in açıkladığı Nisan ayı enflasyon verileri, enflasyonla mücadelede mevcut politikaların gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Yüksek faiz oranlarının üretim üzerindeki olumsuz etkileri ve enflasyonun düşüş hızının yavaşlaması, ekonomi yönetiminin daha kapsamlı ve etkili stratejiler geliştirmesini zorunlu kılıyor. Aksi takdirde, enflasyonun kalıcı hale gelmesi ve ekonomik istikrarın sağlanamaması riski artabilir.