01 Mayıs 2025 Perşembe

Duygusal Yük Kimde? İlişkilerde Gizli Kalmış Gerçekler!

Afranur Kısa Memişoğlu'nun kaleminden çıkan bu yazıda, ilişkilerdeki görünmeyen yükler ve duygusal emeğin önemi ele alınıyor. Çoğu zaman kadınların dile getirdiği "Her şeyin duygusal sorumluluğu bende gibi hissediyorum" cümlesi, aslında sadece bir cinsiyet meselesi değil, ilişkilerdeki dengesizliklerin bir yansıması.

Duygusal Emek Nedir?

Duygusal emek, eşin ruh halini takip etmek, tartışmaları başlatmak veya sonlandırmak, çocukların duygusal ihtiyaçlarını fark etmek ve eşler arasındaki duygusal bağı ayakta tutmak gibi eylemleri kapsar. Bu yük, çoğu zaman kendiliğinden ve adı konmadan bir kişinin sorumluluğuna dönüşür. Peki, neden bu yük genellikle tek bir kişide yoğunlaşır?

Çünkü birçok çift, ilişkiyi birlikte inşa etmelerine rağmen, duyguların yönetimini bir yük olarak görür. "Ben böyleyim" bahanesiyle duygusal geri çekilmeler, iletişimden kaçınmalar veya duyarsızlaşmalar normalleştirilir. Oysa ki ilişki, karşılıklı bir sistemdir. Bir tarafın duygusal olarak aktif kalması, diğer tarafın pasifliğini sürdürmesine olanak tanır. Bu durum, zamanla ilişkide ciddi sorunlara yol açabilir.

Duygusal Emeğin Dengelenmesi

Seanslarda en sık karşılaşılan konulardan biri, duygusal emeğin dengelenmesidir. Eşlerden biri sürekli konuşan, düşünen ve çözüm üreten taraf olmamalıdır. Diğeri ise sadece dinleyen, geri çekilen ve "sorun yokmuş gibi davranan" rolünde kalmamalıdır. Duygusal emek, tıpkı ekonomik sorumluluklar gibi, paylaşılması gereken bir yüktür. Paylaşılmadığında ise yorgunluk, kırgınlık ve kopmalara neden olur.

Afranur Kısa Memişoğlu, seanslarında çiftlere şu soruyu yöneltmeyi sevdiğini belirtiyor: "İlişkinizde duygusal olarak kim daha çok çalışıyor?" Bu soru, ilk başta suçlayıcı gibi görünse de, aslında ilişkideki görünmeyen dengeleri ortaya çıkarmak için önemli bir adımdır.

İlişkilerde Empatinin Önemi

Çiftlere tavsiyemiz şudur: Duygular da bulaşır, duygular da yorulur. Birbirinizin yükünü görmekten kaçınmayın. Empati sadece zor zamanlarda değil, gündelik ilişkide de var olmalıdır. İlişkiler sadece sevgiyle değil, emekle, özellikle de duygusal emekle yürür.

  • Duygusal yükü paylaşın.
  • Empati kurmaktan çekinmeyin.
  • İletişimi açık tutun.
  • Duygusal ihtiyaçları göz ardı etmeyin.

Unutmayın, sağlıklı bir ilişki, duygusal emeğin adil bir şekilde paylaşıldığı ve karşılıklı anlayışın hakim olduğu bir ilişkidir.

Sonuç olarak, ilişkilerde duygusal emeğin dengeli bir şekilde paylaşılması, ilişkinin sağlığı ve uzun ömürlü olması için kritik öneme sahiptir. Çiftlerin bu konuda bilinçli olması ve birbirlerinin duygusal ihtiyaçlarına duyarlı davranması, daha mutlu ve tatmin edici bir ilişki yaşamalarına yardımcı olacaktır. Empati, anlayış ve açık iletişim, duygusal yükün hafifletilmesi ve ilişkinin güçlendirilmesi için vazgeçilmez unsurlardır.

İlgili Haberler